Haber | Analiz
Yusuf ERTUĞRAL
Avrupa’nın kalbinde, bir trendin yükselişi alarma neden oluyor. Dublin İsyanı ve Aşırı Sağ’ın artan etkinliği, mevcut durumun ciddiyetini gösteriyor.
İrlanda’nın başkenti Dublin’de yaşanan isyan, göçmenlik öfkesi ve hükümetin hareketsizliği gibi pek çok karmaşık faktörün bir sonucudur. 23 Kasım 2023 Gaelscoil Cholaiste Mhuire yakınlarında gerçekleşen bıçaklama saldırısının ardından şehir, kaosun, yağmanın ve polis çatışmalarının pençesine düştü. Kontrolsüz göçmenlik ve suç oranlarının hızla artması endişe verici bir durum oluşturdu. İrlanda’nın demografik yapısındaki değişimler ve yabancı doğumlu nüfusun artması da bu durumu tetikledi. Son dönemde yaşanan mülteci akını, konut sıkıntısını daha da kötüleştirirken kamu hizmetleri üzerindeki baskıyı da arttırdı. Hükümetin bu sorunları çözmek yerine hareketsiz kalması ise halkın öfkesini körükledi. Bu durum, Aşırı Sağ’ın etkisini daha da güçlendirirken, Dublin İsyanı gibi olayların yaşanmasına zemin hazırladı. Bu durumun bir sonucu olarak, Aşırı Sağ ve Dublin İsyanı, Avrupa genelinde kaygı verici bir trend haline geldi. Ancak bu, sadece İrlanda’da değil, tüm Avrupa’da çözülmesi gereken karmaşık bir sorundur.
İlk olarak bu saldırı, Dublin’deki huzursuzluk ve öfkeyi tetikledi. Okul çevresinde gerçekleşen bu bıçaklama olayı, çocuklara ve kreş çalışanına yapılan saldırıyı da beraberinde getirdi. Saldırı sonucunda kız çocuğu ağır yaralandı, öğretmen ise ciddi yaralar aldı. Bu olayın ardından kaos, yağma ve polis çatışmaları baş gösterdi. İsyan katılımcıları arasında farklı politik gruplar, mülteci merkezi protestocuları ve fırsatçı çeteler yer aldı. Bu gruplar, spor malzemeleri ve alkol yağmaladılar, polise saldırarak şiddeti arttırdılar. Aynı zamanda isyanın sosyal medya üzerinden yayılması ve görüntülerin paylaşılması, isyancılara daha çok destek toplamalarına yardımcı oldu. Kontrolsüz göçmenlik ve suç artışına dair endişeler de bu durumun sebepleri arasında yer almakta. Son yıllarda İrlanda’nın demografik yapısı büyük ölçüde değişti. Ülkeye gelen mültecilerin sayısındaki artış, konut sıkıntısını ve kamu hizmetleri üzerindeki baskıyı arttırdı. Aynı zamanda suç oranlarında da bir yükselme olduğu gözlemlendi. Tabii ki, bu durumlar toplumun bazı kesimlerinde öfke ve korkuyu körükledi. Sosyal medya grupları aracılığıyla göçmenlere karşı tehditler savruldu ve “artık yeter” mesajları yayıldı. Bu durum, halkın bir bölümünün kontrolsüz göçmenlik ve suç artışına karşı olan öfkesini daha da alevlendirdi. Bu olaylar zinciri, Dublin’deki isyanın kökenlerini oluşturdu. Ancak bu durumun sadece İrlanda’ya özgü olmadığını, Avrupa genelinde aşırı sağın yükselişi ve göçmen karşıtlığının artması sonucunda ortaya çıkan kaygı verici bir trend olduğunu belirtmek gerekir.
İrlanda’nın Demografik Değişimi ve Göç Politikalarının Rolü Son yıllarda, İrlanda’nın nüfus yapısı önemli bir değişim yaşadı.
Bu değişimin en belirgin göstergesi, yabancı doğumlu kişilerin oranındaki artış. Bu durum, ülkeyi cazip kılan dinamik ekonomi ve geniş iş imkanları ile yakından ilişkilidir. Ancak bu durum, yerli halk arasında göçmenlere karşı tepkilerin oluşmasına da sebep olmuştur. İrlanda’nın nüfusu 2002 yılında 4 milyon civarında iken bu sayı 2019 yılında 5 milyona ulaştı. Bu artışın önemli bir kısmının göçmenler tarafından sağlandığını belirtmek gerekiyor. Yabancı doğumlu kişilerin oranı son 20 yılda %10’dan %20’ye çıktı. Bu durum, İrlanda’nın nüfus yapısını önemli ölçüde dönüştürdü ve çeşitli sosyal sorunların ortaya çıkmasına yol açtı. Konut Sıkıntısı Bu sorunlardan biri konut sıkıntısı. Göçmenlerin büyük çoğunluğu şehirlerde yaşamayı tercih ediyor ve bu da konut piyasasında talebi artırıyor. Aynı zamanda, yeni gelenlerin kamu hizmetlerine olan talebi de artıyor. Sağlık, eğitim ve ulaşım gibi alanlarda yaşanan baskı, yerli halkın göçmenlere karşı negatif bakış açısını pekiştiriyor. Son dönemdeki mülteci akını da bu durumu daha da karmaşık hale getirebilir. Mülteciler genellikle sosyal yardımlara ihtiyaç duyarlar ve bu da kamu hizmetleri üzerindeki talebi daha da artırabilir. Özellikle, son zamanlarda yaşanan Dublin İsyanı ve benzer olaylar göstermiştir ki, göç politikaları ve demografik değişimler toplumda gerilim yaratabilir. Etkin Göç Politikalarının Önemi İrlanda’nın bu demografik değişimleri kontrol altına alabilmesi ve oluşabilecek sosyal gerilimleri en aza indirebilmesi için etkin bir göç politikası uygulaması gerekmektedir. Sadece ekonomik büyümeyi değil, aynı zamanda sosyal uyumu da destekleyecek politikaların geliştirilmesi önemlidir. Bu noktada devletin rolü büyük olacaktır.
Dublin İsyanının Tetikleyici Faktörleri arasında polise ve medya kuruluşlarına yönelik saldırılar en önemli yer tuttu.
Olaylar sırasında, polis güçlerine yapılan saldırılar isyanın şiddetini artırdı. Gazetecilere yönelik saldırılar ise medyanın durumu tarafsız bir şekilde aktaramamasına, hatta durumu körüklemesine yol açtı. Polise Yönelik Saldırılar İsyancıların polise karşı eylemleri, isyanın başından itibaren şiddetin seviyesini belirledi. Polis güçleriyle çatışmalar, isyancılara karşı kullanılan göz yaşartıcı gaz gibi taktiklerle daha da tırmandı. Medyaya Yönelik Suçlamalar ve Çocuk Ölümü Söylentisi Medyaya yöneltilen suçlamalar da başka bir kritik tetikleyici oldu. İsyancılar, medyanın durumu abarttığını ve gerçekleri çarpıttığını iddia etti. Bu durum, özellikle çocuk ölümü söylentisinin ortaya çıkmasıyla daha da karmaşık hale geldi. Bu söylentinin doğruluğu kanıtlanmasa da, olayları körükleyen bir etmen olarak işlev gördü. WhatsApp Grubunda Yapılan Tehditler Olaylar sırasında WhatsApp üzerinden yapılan tehditler de, isyanın tetikleyicileri arasında yer aldı. Bu platformda oluşturulan “enough is enough” (artık yeter) adlı grup, göçmenlere karşı tehditler yayımladı. Bu durum, sokaklardaki gerginliği daha da artırdı ve isyanın büyümesine yol açtı. Bu tetikleyici faktörlerin birleşimi, Dublin İsyanı’nın boyutunu ve etkisini belirledi. İsyanda yer alanlar, polise ve medyaya öfke duyduklarını ve bu durumun değişmesini istediklerini ifade ettiler. Ancak bu öfke ve taleplerin sonuçları ne olacak? İlerleyen kısımlarda bunun üzerinde duracağız.
İsyanın Katılımcıları ve Eylemleri İsyana katılanlar arasında çeşitli siyasi gruplar, mülteci merkezi protestocuları ve fırsatçı çeteler yer alıyordu. Ancak göze çarpan bir unsur, Aşırı Sağ grupların bu olaylarda aktif bir rol oynamış olmasıydı.
Aşırı Sağ’ın etkisi, isyanın başlamasındaki ana sebeplerden biriydi. Yanlış bilgilendirmenin ve sosyal medya aracılığıyla yayılan nefret söyleminin etkisi altında kalarak harekete geçtiler. Aşırı Sağ grupları, hükümetin mültecilere yönelik politikalarına duydukları öfkeyi ifade ederken, aynı zamanda toplumda kaos ve korku yaratmaya çalıştılar. Bu eylemleri, toplumu bölme ve karşıtlarını zayıflatma amacını taşıyordu. Maskeli gruplar isyan sırasında mağazaları yağmaladı ve polise saldırılarda bulundu. Spor malzemeleri ve alkollü içecekler çalan fırsatçı çeteler, sosyal medya üzerinden görüntülerini paylaşıp bu durumu bir gösteriye dönüştürdüler. Polis güçleri de saldırılara maruz kaldı. Toplum düzeninin ve huzurun sağlanması için görev yapan polisler, isyancılar tarafından hedef alındı. Mobilya parçaları, taşlar ve molotof kokteylleri gibi çeşitli maddelerle yapılan saldırılarda birçok polis memuru yaralandı. Bütün bu olaylar, Dublin’deki o geceyi unutulmaz kıldı. İsyanın katılımcıları ve eylemleri, toplumda derin izler bıraktı ve birçok kişi bu durumdan etkilendi. Ancak en önemlisi, bu isyanın arkasındaki itici gücün Aşırı Sağ olmasıydı. Bu da Avrupa genelindeki aşırı sağcılık trendinin ne kadar kaygı verici boyutlara ulaştığını gösteriyor. Yine de bu durum, daha geniş bir perspektiften bakılmasını gerektirir. Sadece İrlanda’daki mülteci politikalarına odaklanmak yerine, tüm Avrupa’yı etkileyen demografik değişimler ve sosyal sorunlara dikkat çekmek önemlidir. Bu tarz olaylar, sadece Dublin’deki bir olaydan öteye geçerek tüm kıtayı ilgilendirir hale gelmiştir.
İsyanın Sonuçları ve Toplum Üzerindeki Etkileri
İsyanlar sırasında, O’Connell Bridge bölgesinde otobüsler ve arabalar alev aldı. Bu olaylar, toplumun düzenini bozarak, halk arasında korku ve endişeye yol açtı. Göç Politikalarına Yönelik Öfke Göç politikalarına yönelik öfke, isyanın tetikleyici bir faktörü oldu. Hükümetin göç konusunda takındığı tutum ve uyguladığı politikalar, birçok kişi tarafından eleştirildi ve bu durum, toplumda büyük bir hoşnutsuzluğa yol açtı. Hükümetin Tepkisizliği Hükümetin tepkisizliği de gözden kaçmadı. İsyanlar sürerken hükümetin etkin bir eylemde bulunmaması ve duruma zamanında müdahale etmemesi, toplumda büyük bir hayal kırıklığına neden oldu. Bu durum, hükümetin mevcut sorunları çözme kapasitesine olan güveni azalttı. Toplum Üzerindeki Derin Etkiler Bu olayların sonucunda, toplum üzerinde derin izler bırakıldı. İnsanlar arasında güven azaldı ve sosyal uyum bozuldu. Özellikle göçmenler ve farklı etnik gruplardan insanlar, artan hoşgörüsüzlükten dolayı endişe duyuyor.
Sonuç Dublin İsyanı, Avrupa’nın dört bir yanında gözlemlenen kaygı verici bir trendin çarpıcı bir örneğidir. Aşırı Sağ’ın yükselişi, sadece İrlanda’da değil, tüm kıtada alarm zilleri çalmaktadır. Bu olaylar, sosyal medyanın radikalleştirme potansiyeli ve göçmenlere yönelik saldırganlığın tehlikeli boyutları konusunda ciddi endişeler yaratmaktadır. İrlanda, bu durumun farkına varmalı ve göç politikalarını yeniden değerlendirmelidir.
Ülkenin demografik yapısındaki değişimler ve halkın kaygıları dikkate alınarak, daha kapsayıcı bir göç stratejisi benimsenmelidir. Dublin İsyanı’nın etkileri hala hissedilmektedir. 34 kişi tutuklandı, 400 polis memuru ile 500 isyancının çatışması sonucunda çok sayıda kişi yaralandı. Şehir merkezindeki tahribatlar ve toplum üzerindeki etkisi, ne kadar büyük bir zarar verdiğini göstermektedir. Aşırı Sağ’ın yükselişi ve bu eylemlerdeki rolü, hükümetin bu konuda ne kadar ciddi adımlar atması gerektiğini ortaya koymaktadır.
Sonuç olarak, Dublin İsyanı’nın yarattığı travma ve toplumda oluşturduğu korku, hükümetin göç ve aşırı sağ konularında ciddi bir politika değişikliği yapması gerektiğini apaçık göstermektedir.
Referanslar:
https://edition.cnn.com/2023/11/23/europe/violent-clashes-dublin-ireland-stabbing/index.html